BAĞDATLI RUHİ
Hayatı:
Bağdat doğumlu olduğu bilinen şairin doğum tarihi bilinmemektedir. Bağdat doğumlu olduğu için Bağdatlı Ruhî olarak anılmıştır. Gerçek ismi Osman’dır. Babası Osmanlı ordusunda bir askerdi, kendisi de sipahi olmuştur. Dönemin önemli, ünlü isimleriyle arkadaşlık kurmuştur. Çeşitli savaşlara katılmıştır. Eleştirel tarzı ve yalın üslubu ile ünlenmiştir. Toplumun sorunlarına ilişkin yazmayı tercih etmiştir. 1605 yılında Şam’da öldüğü bilinmektedir.
Bağdatlı ruhi'nin en çok etkilendiği şair hiç kuşkusuz Fuzuli'dir, Fuzuli’nin oğlu fazlı ile de arkadaşlık kurmuştur. Revaçta olan aşk, kahramanlık gibi konular üzerine yazmaktansa yaşadığı bölgelerin idari sistemlerinin meseleleri, toplumun sorunlu ve eksik noktaları, yanlış din anlayışı gibi konularda, eleştirel bir stilde yazmıştır.
Hiç kuşkusuz Bağdatlı ruhi'nin en ünlü ve en önemli eseri terkib-i bend isimli manzumesidir. 17 bendlik bu ünlü manzumeye Türk edebiyatının önemli isimleri (şeyh galip, ziya paşa gibi) nazireler yazmıştır.
Fuzuli'nin arkadaşıdır. Hep atışırlarmış. Anlatılır: birgün bağdat sokaklarında gezerken, miskin bir sokak köpeği görürler. Ruhi hemen, "bu köpek ne gezer fuzuli fuzuli" diye laf sokar. Fuzuli'nin cevabı gecikmez: "koy kıçına tekmeyi çıksın ruhi".
Terkibibend'i yazmıştır. Terkibibend'in her bend'inde zengin cimriler, bencil insanlar gibi farklı konular işlenmiştir, hepsi de taşlama tarzındadır. 1605 yılında Şam’da öldüğü bilinmektedir.
Eserleri:
Terkib-i Bend 1
Sanman bizi kim şîre-i engûr ile mestiz
Biz ehli harâbâtdanız mest-i Elest'iz
Ter-dâmen olanlar bizi âlûde sanır lîk
Bizi mâil-i bûs-ı leb-i câm ü kef-i destiz
Sadrın gözedüp neyliyelim bezm-i cihânın
Pây-ı hum-ı meydir yerimiz bâde-perestiz
Mâil değiliz kimsenin âzârına ammâ
Hâtır-şirken-i zâhid-i peymane-şikestiz
Erbâb-ı garaz bizden irâğ olduğu yeğdir
Düşmez yere zîrâ okumuz sâhib-i şastız
Bu âlem-i fânîde ne mîr ü ne gedâyız
Âlâlara âlâlanırız pest ile pestiz
Hem-kâse-i erbâb-ı diliz arbedemiz yok
Meyhânedeyiz gerçi velî aşk ile mestiz
Biz mest-i mey-i meygede-i âlem-i cânız
Ser-halka-i cem'iyyet-i peymâne-keşânız
Terkib-i Bend 2
Saki getir ol badeyi kim dâfi-i gamdır
Saykal vur o mir'âta ki pür-jeng-i elemdir
Dil-besteleriz bizden irâğ eyleme bir dem
Ol badeyi kim nur-ı dil ü dide-i Cem'dir
Ey hâce fena ehline zinhar ululanma
Dervişi bu mülkün şeh-i bî-hayl ü haşemdir
Hâk ol ki Huda mertebeni eyleye âli
Tâc-ı ser-i âlemdir o kim hâk-i kademdir
Gel doğrulalım meygedeye rağmına anın
Kim bar-ı riyadan kad-i bergeştesi hamdır
Mey sun bize saki biziz ol kavm ki derler
Rindânı sabûhî-zede-i bezm-i kıdemdir
Bu nazmı Peyami’den işit hâle münasip
Kim zübde-i yâran-ı sühandân-ı Acem'dir
Mâ rindi sabûhî-zede-i bezm-i Elestim
Piş ez-heme sagar-keş ü bîş ez-heme mestim
Terkib-i Bend 3
Gör zahidi kim sâhib-i irşâd olayım der
Dün mektebe vardı bugün üstâd olayım der
Meyhanede ister yıkılup olmağı viran
Biçare harabatta abat olayın der
Elden komasın gül gibi cam - meyi bir dem
Her kim ki bu gamhânede dilşâd olayım der
Bir serv kadin bende-i efkendesi olsun
Âlemde o kim gussadan âzâd olayım der
Ömrün geçürüp kûh-ı belâda dil-i şeydâ
Berhemzen-i hengâme-i Ferhâd olayım der
Vasl istemeyüp hecr ile hoş gitdiği bu kim
Miskin gam-ı cânâneye mu'tâd olayım der
Gezdi yürüdü bulmadı bir eğlenecek yer
Min-ba'd yine âzim-i Bagdâd olayım der
Bagdâd sadeftir güher-i dürr-i Necef'tir
Yanında anın dürr ü güher seng-i hazefdir